28 Ekim 2010 Perşembe

Killian Parfüm


Gelmiş geçmiş en iyi ve en eski (tam 250 yıllık) konyak markalarından Hennessy’e adını veren aileden geliyor. Hani şu 1987’de Louis Vouitton ve Moet Chandon ile birleşerek dünyanın bir numaralı lüks devi LVMH’yi (Louis Vuitton Moet Hennessy) oluşturan marka.
Killian Hennessy, markanın kurucusu Richard Hennesy’nin altıncı kuşak torunu. Ama o ne konyak üretiyor ne de babası gibi LVMH’de yöneticilik yapıyor.
15 yıldır parfüm sektörü için çalışıyor.
Uzun yıllar Christian Dior, Paco Rabanne, Alexander McQueen ve Giorgio Armani gibi ünlü parfüm markaları için yeni kokular yarattıktan sonra, 2006’de sektöre inancını yitirdi ve ayrıldı. 2007’de kendi markası Killian’ı çıkardı.
Çok lüks ve butik bir marka olan Killian’ın bir şişe parfümü 1000 lira civarında.Türkiye’de sadece Nişantaşı BRANDROOM ve Harvey NİCHOLAS’da satılıyor. Fiyatına itiraz etmeden önce bu röportajı bir okuyun.
HİÇ FERRARİM OLMADI OKULA UNO’YLA GİTTİM
Ben alkollü içecek üreten bir ailede büyüdüm. Önemli ve dünyadaki birçok insanın bildiği bir iş yaptığımızı okula başladığımda anladım. Dedelerimizin ailemize bıraktığı en önemli miras, alçakgönüllü olmak. Biz düşük profil çizmeyi marifet sayarız. Paramız var ama benim hiç Ferrari’m olmadı mesela. İkince el bir Fiat Uno ile üniversiteye gidip geldim. Marka Louis Vouitton ile birleştiğinde, ben 15 yaşındaydım. Ne konyak üretmeye ne de LVMH’da yöneticilik yapmaya heves ettim. Sorbonne İstihbarat ve İletişim Bilimleri Yüksek Çalışmalar Enstitüsü’den (CELSA) mezun oldum.
Kokular ile üniversitede bir tez hazırlayarak yakınlaştım. Tez konusu olarak kokuyu neden seçtiğimi hala bilmiyorum. Önce lüks hakkında bir tez yazayım dedim sonra lüks çok geniş ve genel bir konu, biraz daraltayım dedim.
Bir gün koku deneyi yaparken beynimde bir şey çaktı. Ben bu işi yapabilirim dedim. Aile işine yakın bir konu neticede. Hem de iddialı. İddia ediyorum, ben şu an yeni bir aile işi başlatıyorum.
HENNESSY’Yİ KULLANMAM YASAK
Üniversite bittikten altı ay sonra, dünyanın ikinci parfüm üreticisi Firmenich’de staj yaptım. Sonra çok ünlü bir parfüm ustası olan Maurice Roger ustam oldu. İki yıl bana işin tüm inceliklerini öğretti. Ardından Gucci parfümleri için çalışmaya başladım. Sonra Loreal’e geçtim, Armani için parfüm yarattım.
2006’da sektöre inancımı kaybettim ve ayrıldım. Bir yıl boyunca kendi kokumu yaratmak için uğraştım. 2007’de Killian markasının ilk kokusu hazırdı. Killian butik bir parfüm markası.Her şeyden önce benzer kokuları başka bir yerde bulmanız imkansız. (İçinde satıldığı ahşap kutu üç ayda yapılıyor.) Üzerlerinde 13 kat siyah lake cila var. İçleri siyah saten kaplı. Mücevher kutusu olarak kullanılabiliyor. Özel bir kilidi var. Hepsinin anahtarı ve siyah püskülü var. Şişe yapımı bir ay sürüyor. Tekrar doldurulabiliyor. Bu sebeple ürün ekolojik lüks sınıfına giriyor. ****l plakanın üzerindeki yazı elde yazılıyor. Seyahat için mıknatıslı kapaklıları üretiliyor. Kapağı ters bile koysanız kendini çevirip kapanıyor. Markanın adı sadece Killian. Çünkü Hennessy’yi kullanmam yasak. Kullanırsam LVMH bana dava açar ve kazanır.
PİYASADAKİ 3 BİN PARFÜMÜN FORMÜLÜNÜ BİLİYORUM
Benim için Fransa’nın en ünlü parfümcüsü diyorlar. Çünkü aynı zamanda markamın yüzüyüm. Bir gecede parfümcü olmadım. Bu sektörde 15 senem geçti. Piyasadaki 3 bin parfümün formülünü biliyorum. Bana birisi bir parfüm koklattığı zaman tanıdığım bir şeyi çağrıştırırsa, içindeki maddelerden birini çıkarıp onu o benzerlikten uzaklaştırmayı biliyorum. 10 sene çok önemli burunların yanında çalıştım. Ama ben burun değilim. Burun olmaya yakınım ama değilim. 2007’den beri 10 parfüm çıkardım piyasaya. Her birinin üzerinde aşağı yukarı bir yıl çalışıyorum.
CİNSİYET DEMODE BİR KAVRAM BENİM PARFÜMLERİN UNİSEKS
Bütün parfümlerim uniseks. Parfümün cinsiyeti olduğuna inanmıyorum. Neden odunsu kokular maskülen, şeftali ve kayısı kokuları feminen olsun ki?. Kime göre, neye göre? Neden bunların böyle sınıflandırıldığını anlamıyorum. Benim için cinsiyet çok demode bir kavram. Bugün kadınlar kadınlarla, erkekler erkeklerle sevişebiliyorsa, parfümün de cinsiyeti olmaz. İki ayrı parfüm koleksiyonum var. Biri Kara Eser, diğeri Arap Geceleri. Arap Geceleri, Ortadoğu’ya özel yaratıldı. Çünkü oradaki insanlar daha net kokular istiyor. Kokunun isminde gül geçiyorsa gülü koklamak istiyor. Avrupa’dakiler ise özel karışımların peşinde. Onlara Kara Eser grubu hitap ediyor. Türkiye’de hangi grubun çok satacağını zaman gösterecek. Ben Harvey Nichols müşterilerinin her iki grubu da sahipleneceğini tahmin ediyorum.
PARFÜM SIKARKEN KURAL SEVMİYORUM
Sürekli kullandığım beş parfümüm var. Kıyafetime göre, ruh halime göre değiştirerek sıkıyorum. Benim için parfüm giyime son dokunuş, kuralları sevmiyorum. Bir insanın bir kokusu olmalı, her zaman aynı kokmalı fikrine katılmıyorum. İsteyen sabah başka akşam başka parfüm kullanabilir. İsteyen iki fısla yetinir isteyen bir kere de şişenin dörtte birini bitirir. Dubai’de bir dakika boyunca hiç durmadan parfüm sıkan kadınlar gördüm. Bu kültürel bir özellik. Nasıl mutlu oluyorsanız öyle...Demode olur diye marka yüzü kullanmıyorum
Reklam kampanyalarımda yalnızca ürünü görebilirsiniz. Herhangi bir kadın ya da herhangi bir erkek yok. Zamansız parfümler yaratıyorum, çabuk tükenmesini istemiyorum. Bir yüz koyduğunuz zaman, o yüz on yıl sonra demode olabilir. O olmazsa saç, makyaj, fotoğrafçının tarzı demode olabilir.
Kişiye özel parfümün maliyeti 10 bin Euro
Şimdiye kadar üç kişi için özel parfüm ürettim. Eşi benzeri olmayan, yalnızca o kişinin tenine ve ruhuna özel parfümler. Üretim maliyeti 10 bin Euro. Buna ilk şişe dahil. Sonraki şişelerin fiyatı değişiyor.

Hiç yorum yok: