7 Şubat 2011 Pazartesi

İstanbul Fashion Week'in Arka Yüzü

İstanbul Fashion Week bitti ve şimdi dedikodu zamanı...
Türkiye için önemli bir yeri olduğu söylenip durur.
Eeee peki nedendir bu ızdırap, bu çile...


Sanırım ifw etkinliğine katılanlar hemen anlamıştır ne demek istediğimi...tasarımcılardan bahsetmiyorum çünkü onlara sonsuz saygım var.Hepside gerçekden çok emek ve zaman harcayarak hazırladıkları koleksiyonları sundular.
Koleksiyonlar kimine göre iyiydi, kimine göre ise kötü onlar hakkında yorum yapmıyorum hepsinde de çok emek olduğu tartışılmaz.
Asıl konuya gelelim defileye yabancı basının ilgisi çoktu.Ülkemizin ve moda tasarımcılarımızın tanınması sağlayan bu organizasyon çok önmeliydi.Ama bu sınavı geçemedik diyebilirim.


Gelelim Nedenlerine,
İlk olarak Santral İstanbul böyle bir organizasyon için doğru bir lokasyon değildi.Çünkü malum İstanbul'un trafiği... tabi trafiğin yoğun bir bölge olduğu için katılımcılar daha yolda sıkıldı.
Hadi lokasyonu ve trafiği geçelim,  satralde ilk engel kapıda karşılıyor bizi ve ticari taksiyle giremiyoruz (Hadi bunuda geçelim).


Peki ya kendi arabamız?
Kendi arabamızla gelelim o zaman da vale-park ücreti alınıyor ve yine kapıda iniyorsunuz, defile alanına ya yürüyeceksiniz yada biraz bekleyip minübüsle gideceksiniz (minübüsde para almıyorlar).


Saçmalıklar bitmiyor ve devam ediyoruz.Defile alanına geldiniz ve burada da sizi saçma bir izdiham karşılıyor.''Heralde çok ilgi var sebebi budur'' diye içinizden geçiyor ama öyle olmadığını anlıyorsunuz.Bu yoğunluğun ve izdihamın sebebi kart alma telaşı...(nasıl yani demeyin)
Her defile için ayrı bir giriş kartı almanız gerekiyormuş.Nedenini henüz çözebilen yok tabi... bu kartları hepsini birden de vermiyorlar her defileye ayrı kart (yazık bu kadar israfa) defileyi izliyorsunuz 3 kat aşağı iniyor, sıra bekliyor, sıkılıyor sonra defileyi izlemek için 3 kat yukarı çıkıyorsunuz.Tabi bu çıkışlarda paltonuzu almak isteyen vestiyer de ayrı bir olay (oda ücretli).Yukarı çıktınız hooooopppp giriş kapısında da ''henüz içeri alamıyoruz'' hadi burada da bekliyorsunuz.
Bu kadar in-çık-bekle-sıkıldan sonra karnınız acıkmıştır.Ama hüsran doğru düzgün yemek yiyecek bir yer de yok.''Eeee yeter bu kadar gideyim bari'' dediyseniz tekrar İstanbul trafiğini çekmek zorundasınız. :)) 


İşte İstanbul Fashion Week'in görünmeyen yüzü bunlardı.Bu kadar olumsuzluğun aksine moda haftası boyunca gözlerimize ve ruhumuza hitap eden, performans sergileyen ve çok emek harcayan moda tasarımcılarına çok teşekkür ederim.

5 yorum:

DERYA dedi ki...

katılmayı çok istediğim bir etkinlikti. çok ses getirmiş:)

Madam Chic dedi ki...

Yol ve araç konusunda sana kesinlikle katılıyorum. Bizi arabayla içeri almadılar ama vale de yoktu isparka park etmemiz gerektiğini söylediler onun da yerini yanlış tarif ettiler az kalsın kaçırıyoduk defileyi gerçekten buna çözüm bulunması gerek.

We are the Hippies dedi ki...

evet bu tarz sorunlarla ilgili okumuştum, kişisel arabalar sorun olmuş, otopark olarak uzak bir yere park etmişler sonra tıkış tıkışmış baya... aslında bu organizasyonun daha çok gelişmesi gerektiğini gösterir, artı bu tarz durumlar modacıların emeğine de hakaret sayılmasa da onun gibi bir şey.. bu kadar ses getiren bir olaya yakıştıramadım... Detaylar önemlidir her zaman ve kusursuz yapan detayların düzgün işlemesidir.

Onur Çiçek dedi ki...

hippilazman kesinlikle katılıyorum sana

pelininstyle dedi ki...

DIkkat ediyorum yapilan her organizasyonda genellikle ayni tarz sikayetler ortaya cikiyor.Fakat ne yazik ki konuyla ilgilenen yetkililer bu sorunlardan bihaber gibi davraniyor. Olan da katilimcilara oluyor:(